top of page

Bitti demeden bitmez!



Hangimiz sevdiğimiz ve yapmaktan hoşlandığımız bir konuda doğal bir yeteneğe sahip olmak istemeyiz ki? Bunu isteyişimizin en önemli nedeni doğal yeteneğimizin bize fazla emek harcamadan başarıya ulaştıracağı inancına sahip olmamız olabilir mi?


Tenis severler sanıyorum ki 21. Grand Slam şampiyonluk kupasında Nadal-Medvedev final maçını izlemiştir.

Rafael Nadal harika bir oyun sergilerken aynı zamanda bize bir şampiyon zihniyetinin nasıl olduğunu da gösterdi. Bir sporcunun, yetenekten daha önemli olan şeyin “düşünme biçimi” olduğunu bilerek hareket etmesi gibi…


Şu bir gerçek ki fiziksel yeteneklerimiz zihinsel yetenekler gibi değildir, çünkü onlar dışardan görülür. Hatta yaptığımız antrenmanlarda bu fiziksel özelliklerin daha da görülmesi için katkı sağlar. Ancak, başarılı sporcular sadece fiziksel özellikleriyle değil, karakterleriyle yani düşünme biçimleriyle efsaneleşirler.


Stanford üniversitesi psikiyatri bölümü profesörlerinden Carol Dweck bu konuyu Gelişim Zihniyeti (Growth-Mindset) ve Sabit Zihin (Fixed-Mindset) teorisiyle açıklamış. Kısaca Dweck, başarının zekâ, yetenek veya eğitimden ziyade doğru bir zihniyete sahip olmaktan geçtiğini söylüyor.

Mesela, sabit zihinli kişiler hangi meslekte olurlarsa olsun genellikle kendilerine faydalı olacak negatif geri bildirimleri görmezden gelirken, akıllı görünme arzusuyla hareket etme eğilimi içinde olurlar. Öte yandan, gelişmeye açık bir zihin yapısına sahip olanlar öğrenme arzusuna sahiptir; eleştirilmekten ya da başarısız olmaktan korkmazlar.


İşte tam da bu anlamda Grand Slam kupasını kazanan Nadal, bizlere büyüme zihniyetine doğru giden adımlarının canlı bir örneğini sundu. Bunlar neler miydi?

1) Kendinden 10 yaş küçük rakibiyle maç boyunca yüksek performansla oynayarak yaşamda olması gereken ruhsal esneklik ve dayanıklılığı ortay koydu. (ZİHİNSEL REZİLİYANS!)


2) Yaptığı işi severek ve azimle yaptığı için hiç şüphesiz ki müthiş bir tatmin duygusu elde etti - yaptığımızdan içsel olarak tatmin olmak başarılı veya başarısız olma kavramlarından çok daha ötedir.- (SONUCA DEĞİL SÜRECE ODAKLAN VE OYUNU SEVEREK OYNA!)


3) Sahip olduğu yeteneği ortaya koyduğu çaba ve disiplinle taçlandırdı. (DİSİPLİN MOTİVASYONDAN ÖNCE GELİR!)


4) Başarılı bir sporcu olarak mütevazi kişiliği ile pek çok kişiye ilham oldu. (İNSAN NE KADAR YÜKSELİRSE GÖNLÜ O KADAR ALÇALMALIDIR!)


Nadal, bu maç sırasında gösterdiği mukavemetin yanında, asla unutmamamız gereken bir hayat dersini de gözlerimizin önüne serdi:


5) Asla yılma! Turnuva öncesi yaşanan sağlıkla ilgili tüm olumsuzluklara; maç sırasında 2-0 yenik durumda düşmesine, rakibinin kendisinden 10 yaş daha genç olmasına rağmen 5.5 saat boyunca hiç yılmadı. (BİTTİ DEMEDEN BİTMEZ!)


Aslında içinden geçtiğimiz dönem aynı bir tenis maçına benzemiyor mu? Olayları takip etmek tenis topunu takip etmeye benziyor. Bir sağdan bir soldan gelen sert vuruşlar. Bu vuruşlara karşılık vermenin bir yolu asla yılmamak.

Tenis aslında sadece kortlarda oynanan fiziksel bir oyun değil, yaşamın içinde de kafamızı bir sağa ve bir sola çevirdiğimiz zihnimizde gelişen içsel bir oyundur. Korku, kendinden şüphe etme, odakta sapmalar ve sınırlayıcı düşünceler veya varsayımlar gibi engellere karşı oynanır. Oyunun tadı da ancak sonuç yerine sürece odaklanarak ve gelişmeyi hedefleyen bir zihin yapısı ile kendimize güvenerek; azmi elden bırakmadan, yılmadan; sıkılmadan, enerjimizi koruyarak çıkabilir.


Bu yüzden bir tenis maçını izleyen seyirci edasıyla kendimize de dışardan gözlem yapalım ve soralım:


Nasıl bir zihin yapısına sahibim? Sabit zihin yapısından kolaylıkla nasıl uzaklaşılırım? Zihnen rezilyans bir noktada olmayı nasıl başarabilirim? Korkularıma rağmen zihin kaslarımı geliştirerek tüm gücümle ve umutla yola nasıl tüm devam edebilirim?


E.C

 
 
 

Comments


Ekin Cengiç, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu uyarınca yayın yapmaktadır. Bu web sitesindeki hiç bir öge izinsiz veya alıntı gösterilmeden kullanılamaz veya çoğaltılamaz. ekincengic.com sitesinden alınan tüm içerikler için bu telif hakları kabul edilmiş sayılır ve her türlü yasal hakkı saklıdır.

bottom of page