Vahşi Şeylerin Huzuru

#thepeaceofwildthings

Geçenlerde benden yaşça büyük kuzenimle sohbet ederken çocuklarımız kaç yaşında olurlarsa olsun onların geleceği hakkında endişelenmekten insanın kendisini nasıl alı koyamadığını konuştuk.

Ebeveynler ya da bir birey olarak içinde bulunduğumuz olayların sebep olduğu bu gelecek endişesini yönetmenin kolay bir yolu var mıydı?

Kuzenim bu konuşmamıza kendi deneyiminden örnek vererek, onu endişelerle baş ederken sağlıklı tutan şeyin kayak yapmak, dağlara gitmek (kayak yapsa da yapmasa da) kısaca doğada olmak olduğunu söyledi.

Ve ilave etti: “Geriye dönüp baktığımda şunu görüyorum; karmaşık hissettiğim dönemlerde doğa ile iç içe olmasaydım ve bütünleşmeseydim endişelerimi ve içinden geçtiğim süreçleri sağlıklı yönetemeyebilirdim.

Beni gerçekten başka bir boyuta taşıdı. Ama şunu da söylemem lazım. O zamanki koşuşturmaların içinde ben nasıl vakit buldum, nasıl her hafta sonu o kadar yol gittim; dağ mı beni çekti ben mi onu inan bilmiyorum?”

Gerçekten de içimizde oluşan endişeleri hafifletmek, ferahlamak için doğanın sunduğu güzelliklere, desteğe, huzura açmıyor muyuz kendimizi?

Doğanın insanlar üzerinde terapötik bir etkisi olduğu inkâr edebilir miyiz? Ya da gerçekten insan ile doğa arasındaki bu hipnotik çekim bizi arınmak için kendine mi çekiyor?

İşte tam da bu sohbetin içinde karşıma çıkan Amerika’lı yazar, şair, çevre aktivisti ve çiftçi Wendell Berry’nin “Peace of Wild Things” isimli şiirine ait bir animasyonu sizlerle paylaşmak istedim. Animasyonu profilimdeki bağlantıdan izleyebilirsiniz; şiirin çevirisini ise aşağıda yorumlara bırakıyorum.

Şiir, dünyada yaşanan karmaşa ve olumsuzluklardan; ailesinin ve çocuklarının gelecekteki güvenliğinden endişe duyan bir babanın duygularına tercüman oluyor ve vahşi doğanın onun bu endişelerini nasıl uzaklaştırdığını çok güzel ifade ediyor.

Sizler endişelerinizi nasıl yönetiyorsunuz?

E.C.

Illustration: @charlotte.ager

Directed By: Waty Kang

Music: David Kamp

Produced by On Being